Kabul Tarihi 3.0.1985
BİRİNCİ BÖLÜM
Genel Hükümler
Amaç
MADDE 1- Bu Kanun, yerleşme yerleri ile bu yerlerdeki
yapılaşmaların; plan, fen sağlık ve çevre şartlarına uygun
teşekkülünü sağlamak amacıyla düzenlenmiştir.
Kapsam
MADDE 2- Belediye ve mücavir alan sınırları içinde ve dışında kalan
yerlerde yapılacak planlar ile inşa edilecek resmi ve özel bütün
yapılar bu Kanun hükümlerine tabidir.
Genel Esas
MADDE 3- Herhangi bir saha, her ölçekteki plan esaslarına, bulunduğu
bölgenin şartlarına ve yönetmelik hükümlerine aykırı maksatlar için
kullanılamaz.
İstisnalar
MADDE 4- 2634 sayılı Turizmi Teşvik Kanunu, 2863 sayılı Kültür ve
Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu, bu Kanunun ilgili maddelerine
uyulmak kaydı ile 2960 sayılı İstanbul Boğaziçi Kanunu ve 3030
sayılı Büyük Şehir Belediyelerinin Yönetimi Hakkında Kanun ile diğer
özel kanunlar ile belirlenen veya belirlenecek olan yerlerde, bu
Kanunun özel kanunlara aykırı olmayan hükümleri uygulanır.
Türk Silahlı Kuvvetlerine ait harekat, eğitim ve savunma amaçlı
yapılar için, bu Kanun hükümlerinden hangisinin ne şekilde
uygulanacağı Milli Savunma Bakanlığı ile Bayındırlık ve İskan
Bakanlığı tarafından müştereken belirlenir.
Tanımlar
MADDE 5- Bu Kanunda geçen terimlerden bazıları aşağıda
tanımlanmıştır.
Nazım İmar Planı; varsa bölge veya çevre düzeni planlarına uygun
olarak halihazır haritalar üzerine, yine varsa kadastral durumu
işlenmiş olarak çizilen ve arazi parçalarının; genel kullanış
biçimlerini, başlıca bölge tiplerini, bölgelerin gelecekteki nüfus
yoğunluklarını, gerektiğinde yapı yoğunluğunu, çeşitli yerleşme
alanlarının gelişme yön ve büyüklükleri ile ilkelerini, ulaşım
sistemlerini ve problemlerinin çözümü gibi hususları göstermek ve
uygulama imar planlarının hazırlanmasına esas olmak üzere
düzenlenen, detaylı bir raporla açıklanan ve raporuyla beraber bütün
olan plandır.
Uygulama İmar Planı; tasdikli halihazır haritalar üzerine varsa
kadastral durumu işlenmiş olarak nazım imar planı esaslarına göre
çizilen ve çeşitli bölgelerin yapı adalarını, bunların yoğunluk ve
düzenini, yolları ve uygulama için gerekli imar uygulama
programlarına esas olacak uygulama etaplarını ve diğer bilgileri
ayrıntıları ile gösteren plandır.
Yerleşme Alanı; imar planı sınırı içindeki yerleşik ve gelişme
alanlarının tümüdür.
İmar Adası; imar planındaki esaslara göre meydana gelen adadır.
İmar Parseli; imar adaları içerisindeki kadastro parsellerinin İmar
Kanunu, imar planı ve yönetmelik esaslarına göre düzenlenmiş
şeklidir.
Kadastro Adası; kadastro yapıldığı zaman var olan adadır.
Kadastro Parseli; kadastro yapıldığı zaman kadastro adaları içinde
bulunan mülkiyeti tescilli parseldir.
Yapı; karada ve suda, daimi veya muvakkat, resmi ve hususi yeraltı
ve yerüstü inşaatı ile bunların ilave, değişiklik ve tamirlerini
içine alan sabit ve müteharrik tesislerdir.
Bina; kendi başına kullanılabilen, üstü örtülü ve insanların içine
girebilecekleri ve insanların oturma, çalışma, eğlenme ve
dinlenmelerine veya ibadet etmelerine yarayan, hayvanların ve
eşyaların korunmasına yarayan yapılardır.
İlgili İdare; belediye ve mücavir alan sınırları içinde belediye,
dışında valiliktir.
Bakanlık; Bayındırlık ve İskan Bakanlığıdır.
Mücavir Alan; imar mevzuatı bakımından belediyelerin kontrol ve
mesuliyeti altına verilmiş olan alanlardır.
Çevre Düzeni Planı; ülke ve bölge plan kararlarına uygun olarak
konut, sanayi, tarım, turizm, ulaşım gibi yerleşme ve arazi
kullanılması kararlarını belirleyen plandır.
Fen Adamları; (Ek:26.4.1989-3542/1.md.) yapı, elektrik tesisatı,
sıhhi tesisat ve ısıtma, makine, harita kadastro ve benzeri
alanlarda mesleki ve teknik öğrenim veren en az lise dengi
okullardan mezun olmuş veya lise mezunu olup, bir öğretim yılı
süreyle bakanlıkların açmış olduğu kursları başarıyla tamamlamış
olanlar ile 3308 sayılı Çıraklık ve Meslek Eğitimi Kanununa göre
ustalık belgesine sahip olan elemanlardır.
Ayrıca bu Kanunda adı geçen diğer tanımlar Bakanlıkça hazırlanacak
yönetmelikte tarif edilir.
İKİNCİ BÖLÜM
İmar Planları İle İlgili Esaslar
Planlama kademeleri
MADDE 6- Planlar, kapsadıkları alan ve amaçları açısından; "Bölge
Planları" ve "İmar Planları", imar planları ise "Nazım İmar
Planları" ve "Uygulama İmar Planları" olarak hazırlanır. Uygulama
imar planları,
Halihazır harita ve imar planları
MADDE 7- Halihazır harita ve imar planlarının yapılmasında aşağıda
belirtilen hususlara uyulur.
a) Halihazır haritası bulunmayan yerleşim yerlerinin halihazır
haritası belediyeler veya valiliklerce yapılır veya yaptırılır. Bu
haritaların tasdik merci belediyeler ve valilikler olup tasdikli bir
nüshası Bakanlığa, diğer bir nüshası da ilgili tapu dairesine
gönderilir.
b) Son nüfus sayımında, nüfusu 10.000'i aşan yerleşmelerin imar
planlarının yaptırılmaları mecburidir.
Son nüfus sayımında, nüfus 10.000'i aşmayan yerleşmelerde, imar
planı yapılmasının gerekli olup olmadığına, belediye meclisi karar
verir. Mevcut imar planları yürürlüktedir.
c) Mevcut planların yerleşmiş nüfusa yetersiz olması durumunda veya
yeni yerleşme alanlarının acilen kullanmaya açılmasını temin için;
belediyeler veya valiliklerce yapılacak mevzi imar planlarına veya
imar planı olmayan yerlerde Bakanlıkça hazırlanacak yönetmelik
esaslarına göre uygulama yapılır.
Haritaların yapılacak mevzi imar planlarına veya imar planı olmayan
yerlerde Bakanlıkça alınmasına veya imar planlarının tatbikatına
memur edilen vazifeliler, vazifelerini yaparlarken 2613 sayılı
Kadastro ve Tapu Tahriri Kanununun 7. maddesindeki selahiyeti
haizdirler.
Planların hazırlanması ve yürürlüğe konulması
MADDE 8- Planların hazırlanmasında ve yürürlüğe konulmasında aşağıda
belirtilen esaslara uyulur.
a) Bölge planları; sosyo-ekonomik gelişme eğilimlerini,
yerleşmelerin gelişme potansiyelini, sektörel hedefleri,
faaliyetlerin ve alt yapıların dağılımını belirlemek üzere
hazırlanacak bölge planlarını, gerekli gördüğü hallerde Devlet
Planlama Teşkilatı yapar veya yaptırır.
b) İmar planları; Nazım imar planı ve Uygulama İmar Planından
meydana gelir. Mevcut ise bölge planı ve çevre düzeni plan
kararlarına uygunluğu sağlanarak, belediye sınırları içinde kalan
yerlerin nazım ve uygulama imar planları ilgili belediyelerce
yapılır veya yaptırılır, belediye meclisince onaylanarak yürürlüğe
girer. Bu planlar onay tarihinden itibaren belediye başkanlığınca
tespit edilen ilan yerlerinde bir ay süre ile ilan edilir. Bir aylık
ilan süresi içinde planlara itiraz edilebilir. Belediye
başkanlığınca belediye meclisine gönderilen itirazlar ve planları
belediye meclisi on beş gün içinde inceleyerek kesin karara bağlar.
Belediye ve mücavir alan dışında kalan yerlerde yapılacak planlar
valilik veya ilgilisince yapılır veya yaptırılır. Valilikçe uygun
görüldüğü takdirde onaylanarak yürürlüğe girer. Onay tarihinden
itibaren valilikçe tespit edilen ilan yerinde bir ay süre ile ilan
edilir. Bir aylık ilan süresi içinde planlara itiraz edilebilir.
İtirazlar valiliğe yapılır, valilik itirazları ve planları on beş
gün içerisinde inceleyerek kesin karara bağlar.
Onaylanmış planlarda yapılacak değişiklikler de yukarıdaki usullere
tabidir.
Kesinleşen imar planlarının bir kopyası, Bakanlığa gönderilir.
İmar planları alenidir. Bu aleniyeti sağlamak ilgili idarelerin
görevidir. Belediye başkanlığı ve mülki amirlikler, imar planının
tamamını veya bir kısmını kopyalar veya kitapçıklar haline getirip
çoğaltarak tespit edilecek ücret karşılığında isteyenlere verir.
İmar planlarında Bakanlığın yetkisi
MADDE 9- Bakanlık gerekli görülen hallerde, kamu yapıları ile ilgili
imar planı ve değişikliklerinin, umumi hayata müessir afetler
dolayısıyla veya toplu konut uygulaması veya Gecekondu Kanununun
uygulanması amacıyla yapılması gereken planların ve plan
değişikliklerinin, birden fazla belediyeyi ilgilendiren metropoliten
imar planlarının veya içerisinden veya civarından demiryolu veya
karayolu geçen, hava meydanı bulunan veya havayolu veya denizyolu
bağlantısı bulunan yerlerdeki imar ve yerleşme planlarının tamamını
veya bir kısmını, ilgili belediyelere veya diğer idarelere bu yolda
bilgi vererek ve gerektiğinde işbirliği sağlayarak yapmaya,
yaptırmaya, değiştirmeye ve re'sen onaylamaya yetkilidir.
(27.11.1994 tarih ve 22124 sayılı Resmi Gazete Yayımlanan 4046
sayılı Kanunla eklenen bu fıkranın 8.4.1997 tarih ve 22958 sayılı
Mükerrer Resmi Gazetede Yayımlanan 4232 sayılı Kanunla değiştirilen
şeklidir.) Belediye hudutları ve mücavir alanlar içerisinde bulunan
ve özelleştirme programına alınmış kuruluşlara ait arsa ve
arazilerin, ilgili kuruluşlardan gerekli görüş, (Belediye) alınarak
çevre imar bütünlüğünü bozmayacak imar tadilatları ve mevzii imar
planlarının ve buna uygun imar durumlarının Başbakanlık Özelleştirme
İdaresi Başkanlığınca hazırlanarak Özelleştirme Yüksek Kurulunca
onaylanmak suretiyle yürürlüğe girer ve ilgili Belediyeler bu arsa
ve arazilerin imar fonksiyonlarını 5 yıl değiştiremezler. İlgili
Belediyeler görüşlerini on beş gün içinde bildirir.
Bir kamu hizmetinin görülmesi maksadı ile resmi bina ve tesisler
için imar planlarında yer ayrılması veya bu amaçla değişiklik
yapılması gerektiği takdirde, Bakanlık, valilik kanalı ile ilgili
belediyeye talimat verebilir veya gerekirse imar planının resmi bina
ve tesislerle ilgili kısmını re'sen yapar ve onaylar.
Bakanlık birden fazla belediyeyi ilgilendiren imar planlarının
hazırlanmasında, kabul ve onaylanması safhasında ortaya çıkabilecek
ihtilafları halleder, gerektiğinde re'sen onaylar.
Kesinleşen planlar ilgili belediyelere ve valiliklere tebliğ edilir.
Bu planların uygulanması mecburidir.
Re'sen yapılan planlardaki değişikliklerde yukarıdaki usullere
tabidir.
İmar programları, kamulaştırma kısıtlılık hali
MADDE 10- Belediyeler; imar planlarının yürürlüğe girmesinden en geç
3 ay içinde, bu planı tatbik etmek üzere 5 yıllık imar programlarını
hazırlarlar. Beş yıllık imar programlarının görüşülmesi sırasında
ilgili yatırımcı kamu kuruluşlarının temsilcileri görüşleri esas
alınmak üzere meclis toplantısına katılır. Bu programlar, belediye
meclisince kabul edildikten sonra kesinleşir. Bu program içinde
bulunan kamu kuruluşlarına tahsis edilen alanlar, ilgili kamu
kuruluşlarına bildirilir. Beş yıllık imar programları sınırları
içinde kalan alanlardaki kamu hizmet tesislerine tahsis edilmiş olan
yerleri ilgili kamu kuruluşları, bu program süresi içinde
kamulaştırırlar. Bu amaçla gerekli ödenek, kamu kuruluşlarının
yıllık bütçelerine konulur.
İmar programlarında, umumi hizmetlere ayrılan yerler ile özel
kanunları gereğince kısıtlama konulan gayrimenkullar
kamulaştırılıncaya veya umumi hizmetlerle ilgili projeler
gerçekleştirilinceye kadar bu yerlerle ilgili olarak diğer
kanunlarla verilen haklar devam eder.
Kamuya ait gayrimenkullar
MADDE 11- İmar planlarında; meydan, yol, park, yeşil saha, otopark,
toplu taşıma istasyonu ve terminal gibi umumi hizmetlere ayrılmış
yerlere rastlayan Vakıflar Genel Müdürlüğüne ait gayrimenkullar ile
askeri yasak bölgeler, güvenlik bölgeleri ile ülke güvenliği ile
doğrudan doğruya ilgili Türk Silahlı Kuvvetlerine ait harekat ve
savunma amaçlı yerler hariç hazine ve özel idareye ait arazi ve
arsalar belediye veya valiliğin teklifi, Maliye ve Gümrük
Bakanlığının onayı ile belediye ve mücavir alan sınırları içinde
belediyeye; belediye ve mücavir alan hudutları dışında özel idareye
bedelsiz terk edilir ve tapu kaydı terkin edilir. Ancak, bu yerlerin
üzerinde bina bulunduğu takdirde arsası hariç yalnız binanın
halihazır kıymeti için takdir edilecek bedel ödenir. Bedeli ve ödeme
şekli taraflarca tespit olunur.
Bu suretle mal edilen arazi ve arsalar belediye veya özel idare
tarafından satılamaz ve başka bir maksat için kullanılamaz. Bu
hususta tapu kütüğünün beyanlar hanesine gerekli şerh konur.
Bu yerlerin kullanış şekli, yeni bir imar planıyla değiştirilip,
özel mülkiyete konu olabilecek hale getirildiği takdirde, bu yerler
devir alınan idareye belediye veya özel idarece aynı usulle iade
edilir. Buna aykırı davranışı sabit olan ilgililer şahsen
sorumludur. Bu terkinler hiçbir şekilde resim, harç ve vergiye tabi
değildir.
(Değişik: 28.2.1998/23272 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 4342
sayılı Mera Kanunu). Hazırlanan imar planı sınırları içindeki
kadastral yollar ile meydanlar, imar planının onayı ile bu
vasıflarını kendiliğinden kaybederek, onaylanmış imar planı kararı
ile getirilen kullanma amacına konu ve tabi olurlar.
Cephe hattı
MADDE 12- İmar planlarında gösterilen cephe hattından önde bina
yapılamaz. Herhangi bir arsanın cephe hattının gerisinde kalan
kısmı, plan ve yönetmelik esaslarına uygun bina inşaatına
yetmiyorsa, beş yıllık imar programı içinde olup olmadığına göre,
10. maddede belirtilen müddetler içerisinde 18. madde hükümleri
tatbik edilmediği veya başka bir şekilde halline imkan bulunmadığı
takdirde mal sahibinin yazılı müracaatı üzerine, bu arsanın tamamı
ilgili idarelerce kamulaştırılır.
İmar planlarında umumi hizmetlere ayrılan yerler
MADDE 13- (Bu maddenin 1. ve 3. fıkraları 29.6.2000 tarih ve 24094
sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 29.12.1999 tarih ve 1999/51 sayılı
Anayasa Mahkemesi Kararı ile iptal edilmiştir.)
İmar programına alınan alanlarda kamulaştırma yapılıncaya kadar
emlak vergisi ödenmesi durdurulur. Kamulaştırmanın yapılması halinde
durdurma tarihi ile kamulaştırma tarihi arasında tahakkuk edecek
olan emlak vergisi, kamulaştırmayı yapan idare tarafından ödenir.
Birinci fıkrada yazılı yerlerin kamulaştırma yapılmadan önce plan
değişikliği ile kamulaştırmayı gerektirmeyen bir maksada ayrılması
halinde ise durdurma tarihinden itibaren geçen sürenin emlak
vergisini mal sahibi öder.
Onaylanmış imar planlarında, birinci fıkrada yazılı yerlerdeki arsa
ve arazilerin, bu Kanunda öngörülen düzenleme ortaklık payı oranı
üzerindeki miktarlarının mal sahiplerince ilgili idarelere bedelsiz
olarak terk edilmesi halinde bu terk işlemlerinden ayrıca emlak alım
ve satım vergisi alınmaz.
İrtifak hakları
MADDE 14- Belediye veya valilikler, imar planlarının uygulanması
sırasında bir gayrimenkulun tamamını kamulaştırmadan o yerin muayyen
saha, yükseklikte ve derinliğindeki kısmı üzerinde kamu yararı
amacıyla irtifak hakkı tesis edebilir.
Belediyeler veya valilikler, mümkün olan yer ve hallerde mal
sahibinin muvafakatiyle, bedelsiz irtifak hakkı verme karşılığında,
bedelsiz irtifak hakkı tesis edebilir.
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
İfraz ve Tevhit İşleri
İfraz ve tevhit
MADDE 15- İmar planlarına göre yol, meydan, yeşil saha, park ve
otopark gibi umumi hizmetlere ayrılan yerlere rastlayan
gayrimenkullerin bu kısımlarının ifrazına veya tevhidine izin
verilmez.
İmar parselasyon planı tamamlanmış olan yerlerde yapılacak ifraz
veya tevhidin bu planlara uygun olması şarttır.
İmar planlarında parsel cepheleri tayin edilmeyen yerlerde yapılacak
ifrazların, asgari cephe genişlikleri ve büyüklükleri yönetmelikte
belirtilen esaslara göre tespit edilir.
İmar planı dışında kalan alanlarda yönetmeliklerinde tayin edilecek
miktarlardan küçük ifrazlara izin verilmez.
Tescil ve şüyuun izalesi
MADDE 16- Belediye ve mücavir alan hudutları içindeki
gayrimenkullerin re'sen veya müracaat üzerine tevhit veya ifrazı,
bunlar üzerinde irtifak hakkı tesisi veya bu hakların terkini, bu
kanun ve yönetmelik hükümlerine uygunluğu belediye encümenleri veya
il idare kurullarınca onaylanır.
Onaylama işlemi, müracaatın belediyelere veya valiliklere
intikalinden itibaren en geç 30 gün içinde sonuçlandırılır ve tescil
veya terkini için 15 gün içinde tapuya bildirilir.
Tapu dairesi, tescil veya terkin işlemini bir ay içinde
sonuçlandırmak zorundadır.
Bu kanun hükümlerine göre şüyulandırılan gayrimenkullerin sahipleri
ilgili idarenin tebliği tarihinden itibaren altı ay içinde
aralarında anlaşamadıkları veya şüyuun izalesi için, mahkemeye
müracaat edilmediği takdirde ilgili idare hissedarmış gibi, şüyuun
izalesi davası açabilir.
Tarafların rızası veya mahkeme kararı ile şüyuun izalesi ve arazi
taksimi de yukarıdaki hükümlere tabidir.
Kamulaştırmadan arta kalan kısımlar
MADDE 17- Belediye veya valilik, kendi malı olan veya imar
planlarının tatbiki sonucu kamulaştırmadan artan parçalarla,
istikameti değiştirilen veya kapanan yol ve meydanlarda hasıl olan
sahalardan müstakil inşaata elverişli olmayan parçaları,
bitişiğindeki arsa veya bina sahibine bedel takdiri suretiyle
satmak, gayrimenkul sahiplerinin yola giden yerlerden dolayı
tahakkuk eden istihkaklarını bedel takdiri suretiyle değiştirmek ve
komşu gayrimenkul sahibi takdir edilen bedelle satın almaktan imtina
ederse, şüyulandırıp satmak suretiyle imar planına uygunluğunu temin
eder.
Bunlardan müstakil inşaata elverişli olanları, kamu yararı için,
belediye veya valilikçe yeri alınan şahısların muvafakatları halinde
istihkaklarına karşılık olarak bedel takdiri ve icabında denklik
temini suretiyle değiştirmeye belediye ve valilik yetkilidir.
Ayrıca belediye veya valilikler ile şüyulu olan müstakil inşaat
yapmaya müsait bulunan imar parsellerinde belediye veya valilikler
hisselerini parselin diğer hissedarlarına bedel takdiri suretiyle
satmaya, ilgililer satın almaktan imtina ederse, şüyuun izalesi
suretiyle sattırmaya yetkilidir.
Bu maddeye göre bedel takdirleri ve bu bedellere itiraz şekilleri
2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu hükümlerine göre yapılır.
Arazi ve arsa düzenlemesi
MADDE 18- İmar hududu içinde bulunan binalı veya binasız arsa ve
arazileri malikleri veya diğer hak sahiplerinin muvafakati
aranmaksızın birbirleri ile, yol fazlaları ile, kamu kurumlarına
veya belediyelere ait bulunan yerlerle birleştirmeye, bunları
yeniden imar planına uygun ada veya parsellere ayırmaya müstakil,
hisseli veya kat mülkiyeti esaslarına göre hak sahiplerine dağıtmaya
ve re'sen tescil işlemlerini yaptırmaya belediyeler yetkilidir. Sözü
edilen yerler belediye ve mücavir alan dışında ise yukarıda
belirtilen yetkiler valilikçe kullanılır.
Belediyeler veya valiliklerce düzenlemeye tabi tutulan arazi ve
arsaların dağıtımı sırasında bunların yüzölçümlerinden yeteri kadar
saha, düzenleme dolayısıyla meydana gelen değer artışları
karşılığında "düzenleme ortaklık payı" olarak düşülebilir. Ancak, bu
maddeye göre alınacak düzenleme ortaklık payları, düzenlemeye tabi
tutulan arazi ve arsaların düzenlemeden önceki yüzölçümlerinin yüzde
otuz beşini geçemez.
Düzenleme ortaklık payları, düzenlemeye tabi tutulan yerlerin
ihtiyacı olan yol, meydan, park, otopark, çocuk bahçesi, yeşil saha,
cami ve karakol gibi umumi hizmetlerden ve bu hizmetlerle ilgili
tesislerden başka maksatlarda kullanılamaz.
Düzenleme ortaklık paylarının toplamı, yukarıdaki fıkrada sözü geçen
umumi hizmetler için, yeniden ayrılması gereken yerlerin alanları
toplamından az olduğu takdirde, eksik kalan miktar belediye veya
valilikçe kamulaştırma yolu ile tamamlanır.
Herhangi bir parselden bir miktar sahanın kamulaştırılmasının
gerekmesi halinde düzenleme ortaklık payı, kamulaştırmadan arta
kalan saha üzerinden ayrılır.
Bu fıkra hükümlerine göre, herhangi bir parselden bir defadan fazla
düzenleme ortaklık payı alınmaz. Ancak, bu hüküm o parselde imar
planı ile yeniden bir düzenleme yapılmasına mani teşkil etmez.
Bu düzenlemeye tabi tutulan arazi ve arsaların düzenleme ortaklık
payı alınanlarından, bu düzenleme sebebiyle ayrıca değerlendirme
resmi alınmaz.
Üzerinde bina bulunan hisseli parsellerde, şuyulanma sadece zemine
ait olup, şüyunun giderilmesinde bina bedeli ayrıca dikkate alınır.
Düzenleme sırasında, plan ve mevzuata göre muhafazasında mahzur
bulunmayan bir yapı, ancak bir imar parseli içinde bırakılabilir.
Tamamının veya bir kısmının plan ve mevzuat hükümlerine göre
muhafazası mümkün görülemeyen yapılar ise, birden fazla imar
parseline de rastlayabilir. Hisseli bir veya birkaç parsel üzerinde
kalan yapıların bedelleri, ilgili parsel sahiplerince yapı sahibine
ödenmedikçe ve aralarında başka bir anlaşma temin edilmedikçe veya
şüyuu giderilmedikçe, bu yapıların eski sahipleri tarafından
kullanılmasına devam olunur.
Bu maddede belirtilen kamu hizmetlerine ayrılan yerlere rastlayan
yapılar, belediye veya valilikçe kamulaştırılmadıkça yıktırılamaz.
Düzenlenmiş arsalarda bulunan yapılara, ilgili parsel sahiplerinin
muvafakatları olmadığı veya plan ve mevzuat hükümlerine göre mahzur
bulunduğu takdirde, küçük ölçüdeki zaruri tamirler dışında ilave,
değişiklik ve esaslı tamir izni verilemez. Düzenlemeye tabi
tutulması gerektiği halde, bu madde hükümlerinin tatbiki mümkün
olmayan hallerde imar planı ve yönetmelik hükümlerine göre müstakil
inşaata elverişli olan kadastral parsellere plana göre inşaat
ruhsatı verilebilir.
Bu maddenin tatbikinde belediye veya valilik, ödeyecekleri
kamulaştırma bedeli yerine ilgililerin muvafakatı halinde
kamulaştırılması gereken yerlerine karşılık, plan ve mevzuat
hükümlerine göre yapı yapılması mümkün olan belediye veya valiliğe
ait sahalardan yer verebilirler.
Veraset yolu ile intikal eden, bu Kanun hükümlerine göre
şüyulandırılan, Kat Mülkiyeti Kanunu uygulaması, tarım ve
hayvancılık, turizm, sanayi ve depolama amacı için yapılan
hisselendirmeler ile cebri icra yolu ile satılanlar hariç imar planı
olmayan yerlerde her türlü yapılaşma amacıyla arsa ve parselleri
hisselere ayıracak özel parselasyon planları, satış vaadi
sözleşmeleri yapılamaz.
Parselasyon planlarının hazırlanması ve tescili
MADDE 19- İmar planlarına göre parselasyon planları yapılıp,
belediye ve mücavir alan içinde belediye encümeni, dışında ise il
idare kurulunun onayından sonra yürürlüğe girer. Bu planlar bir ay
müddetle ilgili idarede asılır. Ayrıca mutat vasıtalarla duyurulur.
Bu sürenin sonunda kesinleşir. Tashih edilecek planlar hakkında da
bu hüküm uygulanır.
Kesinleşen parselasyon planları tescil edilmek üzere tapu dairesine
gönderilir. Bu daireler ilgililerin muvafakatı aranmaksızın,
sicilleri planlara göre re'sen tanzim ve tesis ederler.
Bir parsel üzerinde birden fazla bina ve tesislerin yapımı
gerektiğinde (Kooperatif evleri, siteler, toplu konut inşaatı gibi)
imar parselasyon planları ifraza gerek kalmadan bu ihtiyacı
karşılayacak şekilde düzenlenir veya değiştirilir ve burada, talep
halinde, Kat Mülkiyeti Kanunu hükümleri uygulanır.
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
Yapı ve Yapı İle İlgili Esaslar
Yapı
MADDE 20- yapı :
a) Kuruluş veya kişilerce kendilerine ait tapusu bulunan arazi, arsa
veya parsellerde,
b) Kuruluş veya kişilerce kendisine ait tapusu bulunmamakla beraber
kamu kurum ve kuruluşlarının vermiş oldukları tahsis veya irtifak
hakkı tesis belgeleri ile,
İmar planı, yönetmelik, ruhsat ve eklerine uygun olarak yapılabilir.
Yapı ruhsatiyesi
MADDE 21-(Anayasa Mahkemesinin 11.12.1986 tarih ve 1986/29 sayılı
kararı ile iptal edilen ibareler çıkarılarak düzenlenmiştir.) Bu
Kanunun kapsamına giren bütün yapılar için 27. maddede belirtilen
istisna dışında belediye veya valiliklerden yapı ruhsatiyesi
alınması mecburidir.
Ruhsat alınmış yapılarda herhangi bir değişiklik yapılması da
yeniden ruhsat alınmasına bağlıdır. Bu durumda; bağımsız bölümlerin
brüt alanı artmıyorsa ve nitelik değişmiyorsa ruhsat hiçbir vergi,
resim ve harca tabi olmaz.
Ancak, derz, iç ve dış sıva, boya, badana, oluk, dere, doğrama,
döşeme ve tavan kaplamaları, elektrik ve sıhhi tesisat tamirleri ile
çatı onarımı ve kiremit aktarılması ve yönetmeliğe uygun olarak
mahallin hususiyetine göre belediyelerce hazırlanacak imar
yönetmeliklerinde belirtilecek taşıyıcı unsuru etkilemeyen diğer
tadilatlar ve tamiratlar ruhsata tabi değildir
.
Belediyeler veya valilikler mahallin ve çevrenin özelliklerine göre
yapılar arasında uyum sağlamak, güzel bir görünüm elde etmek
amacıyla dış cephe boya ve kaplamaları ile çatının malzemesini ve
rengini tayin etmeye yetkilidir. Bu Kanunun yürürlüğe girmesinden
önce yapılmış olan yapılar da bu hükme tabidir.
Ruhsat alma şartları
MADDE 22- (Anayasa Mahkemesinin 11.2.1986 tarih ve 1986/29 sayılı
kararı ile iptal edilen ibareler çıkarılarak düzenlenmiştir.) Yapı
ruhsatiyesi almak için belediye, valilik bürolarına yapı sahipleri
veya kanuni vekillerince dilekçe ile müracaat edilir. Dilekçeye,
sadece tapu (istisnai hallerde tapu senedi yerine geçecek belge)
mimari proje, statik proje, elektrik ve tesisat projeleri, resim ve
hesapları röperli veya yoksa, ebatlı kroki eklenmesi gereklidir.
Belediyeler veya valiliklerce ruhsat ve ekleri incelenerek eksik ve
yanlış bulunmuyorsa müracaat tarihinden itibaren en geç otuz gün
içinde yapı ruhsatiyesi verilir.
Eksik veya yanlış olduğu takdirde, müracaat tarihinden itibaren on
beş gün içinde müracaatçıya ilgili bütün eksik ve yanlışları yazı
ile bildirilir. Eksik ve yanlışlar giderildikten sonra yapılacak
müracaattan itibaren en geç on beş gün içinde yapı ruhsatiyesi
verilir.
Gelişme alanlarında yapı ruhsatı
MADDE 23- İskan hudutları içinde olup da, imar planında beldenin
inkişafına ayrılmış bulunan sahalarda her ne şekilde olursa olsun,
yapı izni verilebilmesi için;
a) Bu sahaların imar planı esaslarına ve yönetmelik hükümlerine
uygun olarak parselasyon planlarının belediye encümeni veya il idare
kurulunca tasdik edilmiş bulunması,
b) Plana ve bulunduğu bölgenin şartlarına göre yollarının, pis ve
içme suyu şebekeleri gibi teknik alt yapısının
yapılmış olması, şarttır.
Ancak, bunlardan parselasyon planları tasdik edilmiş olmakla beraber
yolu, pis ve içme suyu şebekeleri gibi teknik alt yapısı henüz
yapılmamış olan yerlerde, ilgili idarenin izni halinde ve ilgili
idarece hazırlanacak projeye uygun olarak yaptıranlara veya
parselleri hizasına rastlayan ve yönetmelikte belirtildiği şekilde
hissesine düşen teknik alt yapı bedelini %25 peşin ödeyip geri kalan
%75'ini alt yapı hizmetinin ilgili idaresince tamamlanacağı tarihten
en geç altı ay içinde ödemeyi taahhüt edenlere de yapı ruhsatı
verilir. Kanalizasyon tesisinin yapı bitirilip kullanılmaya
başlanacağı tarihe kadar yapılmaması halinde, fosseptik veya benzeri
geçici bir tesis yaptırılması yoluna gidilir. Bu yapılmadığı
takdirde yapıya kullanma izni verilemez. Ana tesis yapıldığında yapı
sahibi veya sahipleri lağım ayaklarını bu tesise bağlamaya
mecburdurlar.
Toplu mesken alanlarında, ilgili şahıs veya kurumlarca ilgili
idarenin izni ile bütünü inşa ve ikmal edilen teknik altyapının iki
tarafındaki diğer parsellerin sahiplerinden, kendi parsellerine
isabet eden bedel alınmadıkça kendilerine yapı ruhsatı verilmez.
Toplu mesken alanlarında altyapı tesisleri belediyelerce onaylı
projesine göre ilgili şahıs veya kurumlarınca yapılmışsa belediyece
altyapı hizmetleri nedeniyle hiçbir bedel alınmaz.
Alınan bu paralar teknik altyapıyı yaptıranlara veya bu meblağı
önceden ilgili idareye ödeyenlere aynen geri verilir.
Şu kadar ki, bir yolun iki tarafındaki parsel sahipleri bahis konusu
yol bedellerini ve bir kanalizasyon şebekesinden istifade eden veya
etmesi gereken parsel sahipleri teknik altyapı bedellerini ilgili
idareye vermedikçe ilgili idarenin bu tesisleri inşa ve ikmali
mecburiyeti yoktur.
Mevcut binalarda esaslı değişiklik ve ilaveler yapılması da bu madde
hükümlerine bağlı olmakla beraber, bunların tamirleri için
yukarıdaki şartlar aranmaz.
Bu maddenin tatbikinde 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü
Hakkında Kanun hükümleri tatbik olunur. Tatbikatla ilgili diğer
hususlar imar yönetmeliğinde belirtilir.
İmar planları ilke kararları ile yoğunluk ve yapı düzeninde düzeltme
ve yenileme getirilen yerleşik alanlardaki uygulamada mevcut
şehirsel teknik ve sosyal altyapının tevsii ya da yenilenmesi
gereken durumlarda, şehirsel hizmetlerin yerine getirilmesi ile
ilgili olarak kanunlarda belirtilen katılma payları bu hizmetlerden
yararlanacak arsa, yapı ya da bina sahiplerinden usulünce alınır.
İmar planlarında meskûn saha olarak belirtilen yerlerde ise,
gayrimenkul sahiplerince pis su mecralarının, yapının bulunduğu
sokaktaki lağım şebekesine veya varsa umumi fosseptiğe bağlanması,
lağım şebekesi veya umumi fosseptik olmayan yerlerde mahalli ihtiyaç
ve vesaite göre ilgili idarece verilecek esaslar dahilinde
gayrimenkullerin içinde, lüzumlu tesisatın yapılması mecburidir. Bu
bağlantılar, mal sahibi tarafından ilgili idarece yapılacak
tebligatla verilecek müddet zarfında yaptırılmadığı takdirde ilgili
idare tarafından yıktırılır.
MADDE 24- (Yeminli Özel Teknik Bürolarla ilgili maddeler Anayasa
Mahkemesinin 11.12.1986 tarih ve 1986/29 sayılı kararı ile iptal
edilmiştir.)
MADDE 25- (Yeminli Özel Teknik Bürolarla ilgili maddeler Anayasa
Mahkemesinin 11.12.1986 tarih ve 1986/29 sayılı kararı ile iptal
edilmiştir.)
Kamuya ait yapı ve tesislere ruhsat
MADDE 26- Kamu kurum ve kuruluşlarınca yapılacak veya yaptırılacak
yapılara, imar planlarında o maksada tahsis edilmiş olmak, plan ve
mevzuata aykırı olmamak üzere mimari, statik, tesisat ve her türlü
fenni mesuliyeti bu kamu kurum ve kuruluşlarınca üstlenilmesi ve
mülkiyetin belgelenmesi kaydıyla avan projeye göre ruhsat verilir.
Devletin güvenlik ve emniyeti ile Türk Silahlı Kuvvetlerinin harekât
ve savunması bakımından gizlilik arz eden yapılara; belediyeden
alınan imar durumuna, kat nizamı, cephe hattı, inşaat derinliği ve
toplam inşaat metrekaresine uyularak projelerinin kurumlarınca
tasdik edildiği, statik ve tesisat sorumluluğunun kurumlarına ait
olduğunun ilgili belediyesine veya valiliklere yazı ile bildirdiği
takdirde, 22. maddede sayılan belgeler aranmadan yapı ruhsatı
verilir.
(3. fıkra olarak maddede yer alan bu fıkra Anayasa Mahkemesinin
11.12.1986 tarih ve 1986/29 sayılı kararı ile iptal edilmiştir.)
Ruhsata tabi olmayan yapılar ve uyacakları esaslar
MADDE 27- (Bu maddenin 1, 2 ve 3. fıkraları Anayasa Mahkemesinin
11.12.1986 tarih ve 1986/29 sayılı kararı ile iptal edilmiştir.)
Belediye ve mücavir alanlar dışında köy nüfusuna kayıtlı ve köyde
sürekli oturanların köy yerleşik alanları ve civarında ve mezralarda
yaptıracağı konut, hayvancılık veya tarımsal amaçlı yapılar için
inşaat ve iskan ruhsatı aranmaz. Ancak yapının fen ve sağlık
kurallarına uygun olması ve muhtarlıktan izin alınması gerekir.
Fenni mesuller ve mesuliyetleri ile müteahhit sicilleri
MADDE 28- (Anayasa Mahkemesinin 11.12.1986 tarih ve 1986/29 sayılı
kararı ile iptal edilen ibareler çıkarılarak düzenlenmiştir.)
Yapının fenni mesuliyetini üzerine alan meslek mensupları yapıyı
ruhsat ve eklerine uygun olarak yaptırmaya, ruhsat ve eklerine
aykırı yapılması halinde durumu üç iş günü içinde ruhsatı veren
belediyeye veya valiliklere bildirmeye mecburdurlar. Bu ihbar
üzerine 32. maddeye göre işlem yapılır.
Yapının nevi'ne, ehemmiyetine ve büyüklük derecesine göre; proje ve
eklerinin tanziminin ve inşaatın kontrolünün 38. maddede belirtilen
meslek mensuplarına yaptırılması mecburidir.
Yapının fenni mesuliyetini üzerine almış olan meslek mensubu, bu
vazifeden çekildiği takdirde, tatil günleri hariç, üç gün içinde
mucip sebepleriyle birlikte keyfiyeti yazılı olarak ilgili idareye
bildirmekle mükelleftir, aksi takdirde kanuni mesuliyetten
kurtulamaz.
Fenni mesulün herhangi bir sebeple istifası halinde istifa
tarihinden önce yapılan işlerde sorumluluğu devam eder.
Fenni mesuliyeti üzerine alanın istifa veya ölümü halinde başka bir
meslek mensubu fenni mesuliyeti deruhte etmedikçe yapının devamına
müsaade edilmez.
Belediye ve mücavir alan sınırları içinde özel inşaat yapan
müteahhitlerin sicilleri belediyelerce, bu hudutlar dışında özel
inşaat yapanların sicilleri de valiliklerce tutulur.
Ruhsat müddeti
MADDE 29- Yapıya başlama müddeti ruhsat tarihinden itibaren iki
yıldır. Bu müddet zarfında yapıya başlanmadığı veya yapıya başlanıp
da her ne sebeple olursa olsun, başlama müddetiyle birlikte beş yıl
içinde bitirilmediği takdirde verilen ruhsat hükümsüz sayılır. Bu
durumda yeniden ruhsat alınması mecburidir. Başlanmış inşaatlarda
müktesep haklar saklıdır.
Ruhsat yenilenmesi ve plan tadili sırasında ayrıca harç alınmaz.
Ancak inşaat sahasında artış, bağımsız bölümlerin brüt alanında veya
niteliğinde değişme olması halinde yeniden hesaplanacak harçtan
evvelce ödenen harç tutarı tenzil edilir. Yeni durumda hesaplanan
harç tutarında azalma olması halinde iade yapılmaz. Diğer
kanunlardaki muafiyet hükümleri saklıdır.
Ruhsat ve eklerinin yapı yerinde bulundurulması mecburidir.
Yapı kullanma izni
MADDE 30- (Anayasa Mahkemesinin 11.12.1986 tarih ve 1986/29 sayılı
kararı ile iptal edilen ibareler çıkarılarak düzenlenmiştir.) Yapı
tamamen bittiği takdirde tamamının, kısmen kullanılması mümkün
kısımları tamamlandığı takdirde bu kısımlarının kullanılabilmesi
için, inşaat ruhsatını veren ilgili belediye ve valilikten izin
alınması mecburidir. Mal sahibinin müracaatı üzerine yapının ruhsat
ve eklerine uygun olduğu ve kullanılmasında fen bakımından mahzur
görülmediğinin tespiti gerekir.
Belediyeler, valilikler mal sahiplerinin müracaatlarını en geç otuz
gün içinde neticelendirmek mecburiyetindedir. Aksi halde bu müddetin
sonunda yapının tamamının veya biten kısmının kullanılmasına izin
verilmiş sayılır.
Bu maddeye göre verilen izin yapı sahibini kanuna, ruhsat ve
eklerine riayetsizlikten doğacak mesuliyetten kurtarmayacağı gibi
her türlü vergi, resim ve harç ödeme mükellefiyetinden de kurtarmaz.
Kullanma izni alınmamış yapılar
MADDE 31- İnşaatın bitme günü, kullanma izninin verildiği tarihtir.
Kullanma izni verilmeyen ve alınmayan yapılar da izin alınıncaya
kadar elektrik, su ve kanalizasyon hizmetlerinden ve tesislerinden
faydalandırılmazlar. Ancak, kullanma izni alan bağımsız bölümler bu
hizmetlerden istifade ettirilir.
Ruhsatsız veya ruhsat ve eklerine aykırı olarak başlanan yapılar
MADDE 32- (Anayasa Mahkemesinin 11.12.1986 tarih ve 1986/29 sayılı
kararı ile iptal edilen ibareler çıkarılarak düzenlenmiştir.) Bu
Kanun hükümlerine göre ruhsat alınmadan yapılabilecek yapılar hariç;
ruhsat alınmadan yapıya başlandığı veya ruhsat ve eklerine aykırı
yapı yapıldığı ilgili idarece tespiti, fenni mesulce tespiti ve
ihbarı veya herhangi bir şekilde bu duruma muttali olunması üzerine,
belediye veya valiliklerce o andaki inşaat durumu tespit edilir.
Yapı mühürlenerek inşaat derhal durdurulur.
Durdurma, yapı tatil zaptının yapı yerine asılmasıyla yapı sahibine
tebliğ edilmiş sayılır. Bu tebligatın bir nüshası da muhtara
bırakılır.
Bu tarihten itibaren en çok bir ay içinde yapı sahibi, yapısını
ruhsata uygun hale getirerek veya ruhsat alarak, belediyeden veya
valilikten mührün kaldırılmasını ister.
Ruhsata aykırılık olan yapıda, bu aykırılığın giderilmiş olduğu veya
ruhsat alındığı ve yapının bu ruhsata uygunluğu inceleme sonunda
anlaşılırsa, mühür, belediye veya valilikçe kaldırılır ve inşaatın
devamına izin verilir.
Aksi takdirde, ruhsat iptal edilir, ruhsata aykırı veya ruhsatsız
yapılan bina, belediye encümeni veya il idare kurulu kararını
müteakip, belediye veya valilikçe yıktırılır ve masrafı yapı
sahibinden tahsil edilir.
Umumi hizmetlere ayrılan yerlerde muvakkat yapılar
MADDE 33- İmar planlarında bulunup da müracaat gününde beş yıllık
imar programına dahil olmayan yerlerde plana göre kapanması gereken
yol ve çıkmaz sokak üzerinde bulunan veya 18. madde hükümleri tatbik
olunmadan normal şartlarla yapı izni verilmeyen veya 13. maddede
belirtilen hizmetlere ayrılmış olan ve haklarında bu madde hükmünün
tatbiki istenen parsellerde üzerinde yönetmelik esaslarına uygun
yapı yapılması mümkün olanlarında sahiplerinin istekleri üzerine
belediye encümeni veya il idare kurulu kararıyla imar planı
tatbikatına kadar muvakkat inşaat veya tesisata müsaade edilir ve
buna dayanılarak usulüne göre yapı izni verilir.
Bu gibi hallerde verilecek müddetin on yıl olması, yapı izni
verilmezden önce belediye encümeni veya il idare kurulu kararının
gün ve sayısının on yıllık müddet için muvakkat inşaat veya tesisat
olduğunun, lüzumlu ölçü ve şartlarla birlikte tapu kaydına şerh
edilmesi gereklidir. Muvakkatlik müddeti tapu kaydına şerh verildiği
günden başlar.
Birinci fıkrada sözü geçen bir parselde, esasen kullanılabilen bir
bina varsa bu parsele yeniden inşaat ve ilaveler yapılmasına izin
verilmeyeceği gibi, birden fazla muvakkat yapıya izin verilen
yerlerde dahi bu yapıların ölçüleri toplamı yönetmelikte gösterilen
miktarları geçemez. Bu maddenin tatbikinde kadastral parsel de bir
imar parseli gibi kabul olunur.
Plan tatbik olunurken, muvakkat inşaat veya tesisler yıktırılırlar.
On yıllık muvakkatlik müddeti dolduktan sonra veya on yıl dolmadan
yıktırılması veya kamulaştırılması halinde muvakkat bina ve
tesislerin 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu hükümlerine göre takdir
olunacak bedeli sahibine ödenir.
İnşaat, tamirat ve bahçe tanzimi ile ilgili tedbirler ve
mükellefiyetler
MADDE 34- İnşaat ve tamiratın devamı ve bahçelerin tanzim ve
ağaçlandırılması sırasında yolun ve yaya kaldırımlarının, belediye
veya valiliklere ve komşulara ait yerlerin işgal edilmemesi ve
buralardaki yeraltı ve yerüstü tesislerinin tahrip olunmaması ve
bunlara zarar verilmemesi, taşıt ve yayaların gidiş ve gelişinin
zorlaştırılmaması, yapı, yol sınırına üç metre ve daha az mesafede
yapıldığı takdirde her türlü tehlikeyi önleyecek şekilde yapı önünün
tahta perde veya münasip malzeme ile kapatılması ve geceleri
aydınlatılması mecburidir.
Yapı, yol kenarına yapıldığı takdirde ilgili idarece takdir edilecek
zaruri hallerde yaya kaldırımlarının bir kısmının işgaline yayalar
için uygun geçiş sağlamak ve yukarıdaki tedbirler alınmak şartıyla
müsaade olunabilir.
Bu gibi hallerde mülk sahibi veya inşaatı deruhte eden kişi veya
kuruluşun sahipleri gelip geçenlere zarar vermeyecek ve tehlikeyi
önleyecek tedbirleri alırlar.
Zemin katlarda, dükkan yapılmasına müsaade edilen yapılarda, yaya
kaldırımı ile aynı seviyedeki ön bahçeleri yayaya açık
bulundurulacak, yayaların can emniyetini tehlikeye düşürecek duvar
ve manialar yapılamaz.
Bu gibi yerlerde ve parsel hudutlarına merdiven yapılması zaruri
hallerde rıht yüksekliği 0.15 metreden fazla olamaz.
Bina ön cephe hattı ile yol arası ve tabii zeminin kazılması
MADDE 35- Binaların zemin seviyesi altında kat kazanmak maksadıyla
bina cephe hattından yola kadar olan kısımda, zeminin kazılarak yaya
kaldırımının seviyesinin altına düşürülmesine müsaade edilmez.
Her ne sebeple olursa olsun evvelce ön bahçeleri yaya kaldırımı
seviyesinden 0.50 metreden daha aşağıda teşekkül etmiş bulunan
binalarla bu gibi arsaların sahipleri, gelip geçenlerin emniyetini
temin etmek üzere, yol kenarına yönetmelikle belirtilen veya civarın
karakterine göre ilgili idarece tespit edilen şekilde bahçe duvarı
veya parmaklık yapmaya ve gereken emniyet tedbirlerini almaya
mecburdurlar.
Kapıcı daireleri ve sığınaklar
MADDE 36- Kapıcı dairesi ve sığınak ayrılması mecburiyeti olan
binalarda, bu dairelerin yönetmelikte belirtilen şart ve ölçüleri
havi bulunması lazımdır.
Kapıcı daireleri ana bina içinde olabileceği gibi, nizamlara, fen ve
sağlık şartlarına aykırı yapılmamak, brüt 40 metrekareyi geçmemek
şartı ile bahçenin herhangi bir yerinde veya müştemilat binaları
içerisinde de tertiplenebilir.
Bekçi, bahçıvan, kaloriferci gibi müstahdemin ikametine yer
ayrılması halinde bu yerlerde de aynı şartlar aranır. 29 ve 30.
maddelerdeki hükümler bu maddede sözü geçen daireler hakkında da
uygulanır.
Nerelerde ve hangi binalarda kapıcı dairesi ve sığınak ayrılması
gerektiği imar yönetmeliklerinde gösterilir.
Otoparklar
MADDE 37- İmar planlarının tanziminde, planlanan beldenin ve
bölgenin şartları ile müstakbel ihtiyaçlar göz önünde tutularak
lüzumlu otopark yerleri ayrılır.
Otopark ihtiyacı bulunan bina ve tesislere lüzumlu otopark yeri
tefrik edilmedikçe yapı izni, otopark tesis edilmedikçe de kullanma
izni verilmez.
Kullanma izni alındıktan sonra otopark yeri, plana ve yönetmelik
hükümlerine aykırı olarak başka maksatlara tahsis edilemez. Bu fıkra
hükmüne aykırı hareket edildiği takdirde, ilgili idarece yapılacak
tebligat üzerine en geç üç ay içerisinde bu aykırılık giderilir.
Mülk sahibi tebligata rağmen müddeti içerisinde gerekli düzeltmeyi
yapmaz ise, belediye encümeni veya il idare kurulu kararı ile bu
hizmet ilgili idarece yapılır ve masrafı mal sahibinden tahsil
edilir.
BEŞİNCİ BÖLÜM
Çeşitli Hükümler
Halihazır haritaların, imar planlarının ve yapı projelerinin
hazırlanması ve uygulanması
MADDE 38- Halihazır harita ve imar planlarının hazırlanması ve
bunların uygulanmasının fenni mesuliyetini; uzmanlık çalışma
konuları ve ilgili kanunlarına göre, mühendisler, mimarlar, şehir
plancıları deruhte ederler.
(Değişik:26.4.1989-3542/2.md.) Yapıların, mimari, statik ve her
türlü plan, proje, resim ve hesaplarının hazırlanmasını ve bunların
uygulanmasıyla ilgili fenni mesuliyetleri, uzmanlık konularına ve
ilgili kanunlarına göre mühendisler, mimarlar ile görev, yetki ve
sorumlulukları yönetmelikle düzenlenecek olan fen adamları deruhte
ederler.
Yıkılacak derecede tehlikeli yapılar
MADDE 39- Bir kısmı veya tamamının yıkılacak derecede tehlikeli
olduğu belediye veya valilik tarafından tespit edilen yapıların
sahiplerine, tehlike derecesine göre bunun izalesi için belediye
veya valilikçe on gün içinde tebligat yapılır. Yapı sahibinin
bulunmaması halinde binanın içindekilere tebligat yapılır. Onlar da
bulunmazsa tebligat varakası tebliğ yerine kaim olmak üzere
tehlikeli yapıya asılır ve keyfiyet muhtarla birlikte bir zabıtla
tespit edilir.
Tebligatı müteakip süresi içinde yapı sahibi tarafından tamir
edilerek veya yıktırılarak tehlike ortadan kaldırılmazsa bu işler
belediye veya valilikçe yapılır ve masrafı %20 fazlası ile yapı
sahibinden tahsil edilir.
Alakalının fakruhali tevsik olunursa masraf belediye veya valilikçe
bütçesinden karşılanır. Tehlike durumu o yapı ve civarının
boşaltılmasını icabettiriyorsa mahkeme kararına lüzum kalmaksızın
zabıta marifetiyle derhal tahliye ettirilir.
Kamunun selameti için alınması gereken tedbirler
MADDE 40- Arsalarda, evlerde ve sair yerlerde umumun sağlık ve
selametini ihlal eden, şehircilik, estetik veya trafik bakımından
mahzurlu görülen enkaz veya birikintilerin, gürültü ve duman tevlit
eden tesislerin hususi mecra, lağım, çukur, kuyu, mağara ve
benzerlerinin mahzurlarının giderilmesi ve bunların zuhuruna meydan
verilmemesi ilgililere tebliğ edilir.
Tebliğde belirtilen müddet içinde tebliğe riayet edilmediği takdirde
belediye veya valilikçe mahzur giderilir; masrafı %20 fazlasıyla
arsa sahibinden alınır veya mahzur tevlit edenlerin faaliyeti
durdurulur.
Arsaların yola bakan yüzleri
MADDE 41- Belediyeler veya valiliklerce belirli yollar üzerinde
mahzurlu bina bulunan veya binasız arsaların yola bakan yüzlerinin
tayin edilen tarzda kapatılmasına karar vermeye salahiyetlidir. Bu
takdirde gayrimenkulün sahipleri belediye veya valilikçe verilen
müddet içinde bu yerleri kapatmaya mecburdurlar. Bu mükellefiyete
uyulmaması halinde belediye veya valilikçe gereği yapılarak masrafı
arsa sahibinden tahsil edilir.
Ceza hükümleri
MADDE 42- ( 1)Ruhsat alınmadan veya ruhsat veya eklerine veya imar
mevzuatına aykırı olarak yapılan yapının yapı sahibine ve
müteahhidine, istisnalar dışında özel parselasyon ile hisse
karşılığı belirli bir yer satan ve alana 500.000 TL. dan 25.000.000
liraya kadar para cezası verilir. Ayrıca fenni mesule bu cezaların
1/5'i uygulanır.
Birinci fıkrada belirtilen fiiller dışında bu Kanunun 28,33,34,39 ve
40. maddeleri ile 36. maddenin üçüncü fıkrasında belirtilen
yükümlülükleri yerine getirmeyen mal sahibine, fenni mesule ve
müteahhide 500.000 TL. dan 10.000.000 liraya kadar para cezası
verilir.
Birinci ve ikinci fıkralarda belirtilen fiillerin tekrarı halinde
para cezaları bir katı artırılarak verilir.
Yukarıdaki fıkralarda gösterilen cezalar, ilgisine göre doğrudan
doğruya belediyeler veya en büyük mülki amir tarafından verilir.
(2) Bu cezalara karşı cezanın tebliğinden itibaren yedi gün içinde
sulh ceza mahkemesine itiraz edilebilir. İtiraz, zaruret görülmeyen
hallerde evrak üzerinde inceleme yapılarak sonuçlandırılır. İtiraz
üzerine verilen karar kesindir.
İlgili idarenin Cumhuriyet Savcılığı aracılığıyla sulh ceza
mahkemesine başvurması üzerine, bu mahkemelerce ayrıca, yukarıdaki
fıkralara göre ceza verilen fenni mesuller ve müteahhitler hakkında
bir yıldan beş yıla kadar meslekten men cezasına da hükmolunur.
Bu husustaki mahkeme kararları ilgili idarelerce Bakanlığa ve meslek
mensubunun bağlı olduğu meslek teşekkülüne bildirilir.
Bu maddeye göre belediyelerce verilen cezalar dolayısıyla tahsil
olunan paralar belediye bütçesine irad kaydolunur.
Yürürlükten kaldırılan hükümler
MADDE 43- a) 9.7.1956 tarih ve 6785 sayılı İmar Kanunu ve 1605
sayılı Kanun ile ek ve değişiklikleri,
b) 11 Ocak 1963 tarih ve 141 sayılı Bursa Merkez İlçesindeki Gedik
ve Zeminlerin Tasfiyesine Dair Kanun,
c) 28.5.1928 tarih ve 1351 sayılı Kanun (menkul ve gayrimenkulleri,
varsa iştirakleri, bütçesi, gelirler ve personelin özlük hakları ile
birlikte Ankara Büyük Şehir Belediye Başkanlığına bağlanır.)
d) 3.6.1937 tarih ve 3196 sayılı Kanun,
e) 18.1.1966 tarih ve 710 sayılı Kanun,
İle diğer kanunların bu Kanuna aykırı hükümleri yürürlükten
kaldırılmıştır.
Yönetmelik
MADDE 44- I -a) Enerji, sulama, tabii kaynaklar, ulaştırma ve
benzeri hizmetlerle ilgili tesisler ve müştemilatından hangileri
için ruhsat alınmayacağı,
b) İmar planlarında okul, cami, sağlık, spor, sosyal ve kültürel
tesisler ile kamu kuruluşlarının yapıları için ayrılacak yerler ve
bu konu ile ilgili diğer hususlar,
c) Arazi ve arsa düzenlemesinin uygulanma şekil ve şartları,
d) Ruhsata tabi olmayan yapılarda uyulacak esaslar,
e) Müteahhit sicillerinin şekil ve şartları,
f) İmar planı yapımı ve değişiklikleriyle ilgili kriterlerin tespiti
ve imarla ilgili diğer hususlar,
g) İmar planlarında, parsel cepheleri tayin edilmeyen yerlerde
yapılacak ifrazların asgari cephe genişlikleri ve büyüklükleri,
h) (Anayasa Mahkemesinin 11.12.1986 tarih ve 1986/29 sayılı kararı
ile iptal edilmiştir.)
i) Yerleşme alanlarıyla ilgili genel esaslar,
j) Halihazır harita alımı ve imar planlarının yapımını yükümlenecek
müellif ve müellif kuruluşların ehliyet durumlarının yeniden
düzenlenmesine ait esaslar,
Bakanlıkça çıkarılacak yönetmelikle belirlenir.
II- (Değişik: 26.4.1989-3542/3.md.) 38. maddede sayılan mühendisler,
mimarlar ve şehir plancıları dışında kalan fen adamlarının görev,
yetki ve sorumlulukları, ilgili Bakanlıklar ile Türk Mühendis Mimar
Odaları Birliği (T.M.M.O.B.) ve Yüksek Öğrenim Kurumunun görüşleri
alınarak Bakanlık ve Milli Eğitim Bakanlığınca birlikte çıkarılacak
yönetmelik ile tespit edilir.
III- Otopark ayrılması gereken bina ve tesisler ile diğer hususlar
Bakanlıkça çıkarılacak yönetmelikte tespit edilir.
Otopark yapılmasını gerektiren bina ve tesislerin neler olduğu,
otopark ihtiyacının miktar, ölçü ve diğer şartları ile bu ihtiyacın
nasıl tespit olunup giderileceği ise, bu yönetmelikte belirtilir.
Mücavir alan
MADDE 45- Mücavir alan sınırları belediye meclisi ve il idare kurulu
kararına dayanarak vilayetlerce Bakanlığa gönderilir. Bakanlık
bunları inceleyerek aynen veya değiştirerek tasdik etmeye veya
değiştirilmek üzere iadeye yetkilidir.
Mücavir alanın ilgili belediye sınırına bitişik olması gerekmez.
Ayrıca, bu alanlar köyleri de ihtiva edebilir. Mücavir alandan
çıkarılma da aynı usule tabidir. Bakanlık gerekli gördüğü hallerde
mücavir alana alma ve çıkarma hususunda resen karar verebilir.
ALTINCI BÖLÜM
2960 Sayılı Boğaziçi Kanunu İle İlgili Hükümler
MADDE 46- Bu Kanunla 2960 sayılı Boğaziçi Kanununun 6. maddesine
göre kurulan organlar kaldırılmıştır. Bu kuruluşların görev ve
sorumlulukları aşağıda belirtilen çerçeve dahilinde İstanbul Büyük
Şehir ve ilgili ilçe belediye başkanlıklarınca yürütülür.
Şöyle ki; 2960 sayılı Boğaziçi Kanununun 2. maddesinde belirlenen ve
22/7/1983 onay tarihli plana göre Boğaziçi alanında gösterilen
"Boğaziçi Sahil Şeridi" ve "öngörünüm" bölgelerindeki uygulamalar
İstanbul Büyük şehir Belediye Başkanlığınca, "geri görünüm" ve
"etkilenme" bölgelerindeki uygulamalar da ilgili ilçe belediye
başkanlıklarınca yapılır.
MADDE 47- (18.4.1987 tarih ve 19435 sayılı Resmi Gazete'de
yayınlanan 3194 sayılı İmar Kanunun bazı maddelerinin iptaline
ilişkin Anayasa Mahkemesi kararı uyarınca düzenlenmiştir.) 2960
sayılı Boğaziçi Kanununun 3. maddesinin "f" ve "g" fıkraları
aşağıdaki şekilde
f) Boğaziçi alanında mevcut planda nüfus ve yapı yoğunluğu göz önüne
alınmak kaydı ile plan değişikliği yapılabilir.
g) (Anayasa Mahkemesinin 11.12.1986 tarih ve 1986/29 sayılı kararı
ile iptal edilmiştir.)
MADDE 48- 2960 sayılı Boğaziçi Kanununun 10. maddesi aşağıdaki
şekilde değiştirilmiştir.
Madde 10- "Geri görünüm" bölgesinde Taban Alan Kat Sayısı (T.A.K.S)
azami %15 ve 4 katı (H=12.50 m. irtifaı), "Etkilenme" bölgesinde ise
gene Taban Alanı Kat Sayısı (T.A.K.S) %15 ve 5 katı (H=15.50 m.
irtifaı) geçmemek şartı ile konut yapılabilir. Daha önce belediyeye
bila bedel terk edilmiş veya edilecek olan alanlar bu hesaba dahil
edilir. Hesabat brüt alan üzerinden yapılır. 1.1.1982 den sonra
alınmış "Yüksek Anıtlar Kurulunun" kararları ile 22.7.1983 onay
tarihli planda kazanılmış haklar
Ancak, kat alanı ve irtifa ne olursa olsun İmar Kanununun ilgili
maddelerine göre yapı sahipleri ruhsat ve iskan alma mecburiyetinde
olup, bu işlemler yalnızca ilgili ilçe belediye başkanlıklarınca
avan ve tatbikat projelerine göre verilir.
Gerekli görüldüğü takdirde "Boğaziçi Alanı" için yapılan planların
revize edilmesi "geri görünüm" ve "etkilenme" bölgelerinde 3030
sayılı Kanuna göre, "sahil şeridi" ve "öngörünüm" bölgelerinde
İstanbul Büyük şehir Belediyesince hazırlanarak Belediye Meclisinin
Kararı ve Belediye Başkanının onayından sonra "Boğaziçi İmar Yüksek
Koordinasyon Kurulu" onayı ile yürürlüğe girer.
İlgili kamu kurum ve kuruluşları ile meslek kuruluşları, Büyük Şehir
Belediye Başkanlığında bir ay süre ile ilan edilen "Sahil Şeridi" ve
"Öngörünüm" bölgeleri ile ilgili planlara itiraz edebilir. Ancak,
itirazlar yürürlüğü durdurmaz. Belediye başkanlığı planı itirazları
ile inceler ve görüşünü de ekleyerek belediye meclisine sunar.
Belediye meclisi durumu bir ay içinde inceleyerek karara varır.
Netice, Büyük Şehir Belediye Başkanının ve Boğaziçi İmar Yüksek
Koordinasyon Kurulunun
Plan değişiklikleri de aynı usule göre yapılır.
İmar Yüksek Koordinasyon Kurulu: Başbakan veya görevlendireceği
Başbakan Yardımcısı veya bir Devlet Bakanı başkanlığında Milli
Savunma, Bayındırlık ve İskan, Kültür ve Turizm, Ulaştırma, Tarım,
Orman ve Köy işleri, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlarından oluşur.
Kurulun sekreterya görevini Bayındırlık ve İskan Bakanlığı yürütür.
Boğaziçi İmar Müdürlüğünün bütçesi, personeli ve gelirleri de
İstanbul Büyük Şehir Belediye Başkanlığına aktarılır
.
YEDİNCİ BÖLÜM
Geçici Hükümler ve Yürürlük, Yürütme
Yapıların amacında kullanılması
GEÇİCİ MADDE 1- Herhangi bir sahada bulunan ve 2981 sayılı Kanunun
yürürlüğünden sonra yapılan yapılar bölgesinin teşekkül şartlarına,
imar planı esaslarına ve yönetmelik hükümlerine aykırı maksatlar
için kullanılamaz. Bu gibi yapılar Kanunun yayımı tarihinden
itibaren 3 ay içinde inşa ettirenlerce eski şekline getirilir.
Aykırılık bu süre sonunda düzeltilmezse belediye veya valilikçe
yapılır veya yaptırılır ve masrafı %20 fazlası ile yapı sahibinden
tahsil edilir.
Başka amaçla kullanılan otopark yerleri
GEÇİCİ MADDE 2- Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce yapı
kullanma izni alınıp, ruhsat ve eklerine aykırı olarak başka
maksatlara tahsis edilmiş ve 2981 sayılı Kanun kapsamına girmeyen
otopark yerlerinden otopark yönetmeliğine göre otopark tahsisi
gerekenleri hakkında 37. maddenin son fıkrasına göre işlem yapılır.
Önce verilen ruhsat ve izinler
GEÇİCİ MADDE 3- Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce imar plan ve
mevzuatına uygun olarak verilen ruhsat ve izinler geçerlidir.
Müşterek giriş
GEÇİCİ MADDE 4- Kanunun yürürlüğe girmesinden önce tapuda müşterek
giriş olarak tescil edilip fiilen kamu tarafından yol olarak
kullanılan tapu kaydı yol olarak terkin edilmeyen gayrimenkullerin
imar planında kamu hizmet ve tesislerine ayrılanları belediye ve
mücavir alan sınırları içinde belediye encümeni, dışında ise il
idare kurulu kararı ile muvafakat aranmaksızın imar planındaki
tahsis amacına uygun olarak tapuda terkin edilir.
Örfü belde, paftos
GEÇİCİ MADDE 5- Belediye hudutları ve mücavir sahalar içinde veya
dışında bulunan gedik ve zeminler (örfü belde, paftos) tamamen
yıkılıp yok olarak (müntafi ve münhedim) varlıklarını kaybedip,
kaybetmediklerine bakılmaksızın bu Kanun hükümlerine göre tasfiye
olunurlar.
Tasfiyeye tabi tutulan taşınmaz mallardaki zemin hakları bedele
çevrilmiştir.
Zemin hakkı bedeli, ait olduğu taşınmaz malın zemine ait son emlak
vergi değerinin 1/5'idir. Bu şekilde belirlenecek zemin hakkı
bedeli, tapu idaresince gedik sahibinin müracaatı halinde zemin
hakkı sahibi adına emaneten milli bir bankaya yatırılır. Müracaat
edilmediği takdirde zemin sahibi lehine kanuni ipotek tesis edilir.
Zemin hakkı bedelinin 1/4'ü peşin, bakiyesi en geç üç yıl içinde
yıllık eşit taksitlerle ödenir ve bu bedele bankaca vadesiz mevduat
faizi uygulanır. Peşin miktar ve taksitler 40.000 TL.den az olamaz.
Bu işlemlerden sonra tapu sicilinde gerekli terkin ve tashihler
resen yapılır.
Bankaya emaneten yatırılan veya ipotekle temin edilen zemin hakkı
bedeli üzerindeki iddialar genel hükümlere tabidir.
GEÇİCİ MADDE 6- 2981 sayılı Kanuna göre düzenlenmiş ve tasdik
edilmiş olan ıslah imar planlarının uygulanmasında, inşaat ruhsatı
verilmesine ilişkin şart ve şekilleri tespite, belediye ve mücavir
alanlar içinde belediyeler, dışında valilikler yetkilidir.
GEÇİCİ MADDE 7- (Bu maddenin birinci fıkrası Anayasa Mahkemesinin
11.12.1986 tarih ve 1986/29 sayılı kararı ile iptal edilmiştir.)
Boğaziçi alanında mevcut çekme katlar aynı gabari içinde kalmak
şartı ile tam kata iblağ edilir. Ancak teras kullanma hakkı daha
önce tapuya tescil edilmemiş olan çatı katı malikleri emlak vergisi
için beyan edilen daire bedelinin daire metrekaresine bölünerek
bulunan bir metrekare değerinin kazanılan alan ile çarpımı sonucu
bulunan değeri hisse nispetlerine göre diğer kat maliklerine öder.
Kendileri bulunmadıkları takdirde bu bedel isimlerine milli bir
bankaya yatırılır.
Yönetmeliklerin çıkarılma süresi
GEÇİCİ MADDE 8- Bu Kanunun uygulanmasını gösteren yönetmelikler
Kanunun yayımından itibaren en geç 6 ay içinde çıkarılır.
GEÇİCİ MADDE 9- (6.6.1997 tarih 23011 sayılı Resmi Gazete'de
yayımlanmış olan 572 sayılı KHK) Bu kanunun Ek 1. maddesinde
öngörülen düzenlemelerin yapılmış ve yapılacak altyapı alanlarında
ve yapılarda gerçekleştirilmesi için, imar yönetmelikleri ve kamu
binaları ile ilgili mevzuatta 1/6/1998 tarihine kadar Bayındırlık ve
İskan Bakanlığı tarafından gerekli değişiklikler yapılır.
EK MADDE 1- (6.6.1997 tarih, 23011 sayılı Resmi Gazete'de
yayımlanmış olan 572 sayılı KHK.) Fiziksel çevrenin özürlüler için
ulaşılabilir ve yaşanılabilir kılınması için, imar planları ile
kentsel, sosyal, teknik altyapı alanlarında ve yapılarda, Türk
Standartları Enstitüsünün ilgili standardına uyulması zorunludur.
EK MADDE 2- (2.8.1998 tarih, 23421 sayılı Resmi Gazete'de
yayımlanmış olan 4380 sayılı Kanun) İmar planlarının tanziminde,
planlanan beldenin ve bölgenin şartları ile müstakbel ihtiyaçları
göz önünde tutularak lüzumlu cami yerleri ayrılır.
İl, ilçe ve kasabalarda müftünün izni alınmak ve imar mevzuatına
uygun olmak şartıyla cami yapılabilir.
Cami yeri, imar mevzuatına aykırı olarak başka maksatlara tahsis
edilemez.
Yürürlük
MADDE 49- Bu Kanunun 43/b, c, d, e; 46, 47, ve 48. maddeleri ile
geçici 7. maddesi yayımı tarihinde; diğer maddeleri yayımını takiben
6 ay sonra yürürlüğe girer.
Yürütme
MADDE 50- Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.
Telefon & Faks 0312 390 00 22 / bilgi@asyabirlik.com
Tüm hakları Asya Birlik’e aittir, izinsiz kullanılamaz © 2014 / Tasarım Altan Sarı Web Design